8.12.14

Bu Roman O Kız Okusun Diye Yazıldı - Enver Aysever

Enver Aysever'in okuduğum ilk kitabı. Yahudi bir kız (Bal Gözlü Ela) ile bir Türk erkeğin aşkının anlatıldığı özel bir hikaye.

Belki de şu cümle tanımlar aslında: Ölümsüz aşk, insanı nasıl ölümlü kılar?

Enver Aysever'in bilgi birikimini, özellikle siyasi birikimini paragrafların arasına ince ince işlediği bir roman bu. Bir sosyolog olmasının detaylarını da bolca hissediyorsunuz, kişiler, evler, mahalleler ince ince anlatılmış. Kitaba dalmış okurken, bir anda öyle bir cümle çıkıyor ki karşınza, ne oluyor deyip, paragrafı baştan tekrar okuyorsunuz. Acaba daha farklı anlamları da olabilir mi? diye düşünüyorsunuz.

Cemal Süreya şiirlerinden bol bol detay. Sanki şiirin arasında bir roman ya da romanın içinde şiir dizeleri. Çok da güzel geçmiş bu iki tür birbirine.

Anlatımında sanki zaman kaymaları var. Aynı sayfadaki, hatta aynı paragraftaki cümle geçişlerinde, zaman aniden değişiyor. Bir cümlede Kahverengi Pardösölü Adam'sınız, bir sonraki cümlede başka biri. Bir cümle bugün, bir cümle sonra ise yarından sonra gibi. Biraz değişik.

Kitabı bitirdiğinizde, özgür aşklar istiyor insanın canı. Yaşadığınız sınırsız ve özgür aşklara şükrediyorsunuz. Aklınızda da "peki ya özgür yaşayamayanlar?" sorusu kalıyor.

7.12.14

Kim Korkar Hain Kurttan Oyunu Hakkında

Dün akşam izlediğim Oyun Atölyesi oyunu. Oyuncular: Zerrin Tekindor, Tardu Flordun, Şükrü Özyıldız ve Nilperi Şahinkaya.

2 perdelik oyunun ilk 2 perdesi muhteşem. Zerrin Tekindor ve Tardu Flordun'u ilk kez izledim ve çok beğendim. Hele ki Zerrin Tekindor'un muhteşem oyunculuğu insanı gerçekten hayrete düşürüyor. 2 saat boyunca sahnede kalıp, böyle yüksek bir enerjiyle oynamak insanüstü bir durum bence. Zaten Afife Jale'yi de almış buradaki başarısı ile.

Konu ne derseniz... George ve Martha, Martha'nın babasının düzenlediği bir partiden dönüyorlar Cumartesi gecesi. Martha partiden sonra, yeni tanıştıkları misafirleri de evlerine davet ediyor. Misafirlerin geç saatte gelmesi ve salona yerleşmeleri ile birlikte 2 saatlik eğlenceli, nevrotik, sexi, ihtiraslı, karmaşık ve bol oyunlu bir akşam sohbetinin içine dahil oluyorsunuz. Nevrotik bir kadın, sürekli kadehlere viski dolduran alkolik bir koca ve aralarındaki sürprizli, komik sohbet. İlk 2 perde enfes, ancak son perde için aynı şeyi düşünmüyorum. Hem artık oyun sona yaklaştığı için biraz bunlaıyorsunuz, hem de son perde, ilk 2 perdeye göre daha durgun. En azından komik öğeler barındırmıyor, öyle söyleyeyim.

Biletler 50 TL ve birbirinden iyi 4 oyuncu var sahnede. Bence bu sezon mutlaka gidilmesi gereken oyunlardan. Oyuncuların mimiklerini, tebessümlerini ve hatta içlerini okumak için mümkünse en ön sıradan izlenmeli hatta.